Yanmaya hazır bir kutu kibrit gibiydi hayatım,
Yanmaya hasret, yanmaya mahkum.
Bir kibrit alevi gibiydi aşkım,
Tutuşsaydı ormanları yakar, yok ederdi.
Defalarca yanıp, yakmaya çalışırken,
İlk esen rüzgarda sönüverdiler.
Daha kaç kibrit çöpü kaldı bilmiyorum,
Kutunun içi görevini yapamadan sönen kibrit çöpü mezarlığı.
Kaç defa aşık olur insan ömrü boyunca,
Gerçek aşkı ararken kaç defa kaybolur derin karanlıklarda.
Aşk ateşi ile Neron'un Roma'yı yaktığı gibi yanmak varken,
Küller içinde sönmüş bir kibrit çöpüyüm.